Türk Alüminyum Sektörünü Etkileyen Faktörler

Geçtiğimiz günlerde katıldığım onlarca toplantıda ve ağırladığım birçok misafir heyetinde hep aynı süreci yaşadık ve hep aynı konuyu konuştuk. Türkiye ekonomisi ve elbette konumuz alüminyum olduğu için alüminyum özelinde gelinen nokta, beklentiler…

Dünya genelinde devam eden bir hareketlilik ve ilginç olan şey alüminyum metali üzerinde yoğunlaşan özellikle ülkemizi direk etkileyen, etkilemeye devam edecek olan etmenler. Pandemi ile başlayan ilginç süreç… İşlerin yavaşlaması gereken, hatta durması gereken bir süreç, ancak beklentilerin farklı yansıması ve piyasada oluşan anlaşılmaz dalgalanmalar. Birisi çıkar buna “Ben biliyordum, öngörüyordum, öngördüm” derse çok şaşırırım. Hiç yaşanmamış bir süreç zinciri. Pandemi başlıyor, herkes bir sağlık telaşında, fabrikalar kapanma noktasına geliyor, Avrupa’da müşteri değil muhatap bulamıyorsunuz, tırlar ülkelere sokulmuyor, gümrüklerde tonlarca mal bekliyor. 11.Mart 2020’de pandemi bakanlık ağzıyla açıklandı. Alüminyum LME 1460 dolar bandında. 30 Aralık 2020’de alüminyum LME 1922 dolar bandında ancak belirsiz bir pazar süreci devam ediyor. 2021’e gelindiğinde tırmanmaya devam eden bir yükseliş süreci oluştu LME fiyatlarında. Bu süreçte 2019’da 3 milyar dolar ihracat rakamı gerçekleşmiş haldedir Türk alüminyum sektörü. 2020 yılına gelindiğinde ise %4 lük bir gerileme ile karşı karşıya kalan bir ihracat rakamı görmekteyiz. 2021 yılı Ocak- Aralık döneminde ise bu rakamların 5,1 milyar dolara yükseldiği görülmektedir. Burada elbette çok önemli olan göstergelerden biri, birim değer yani fiyat göstergesidir. Ocak- Mayıs 2021 aralığında ihracat fiyatlarımız 3,59 dolar/kg iken 2022’nin aynı döneminde bu rakam 5,09 dolar/kg’a ulaşmıştır. Bu da miktar bazında %21,81, değer bazında %72,77 değer artışı demektir.

Yukarıda analizini yaptığımız bu süreç o kadar çok bilinmeyen içeriyor ki, şimdiye kadar hiç görülmüş değil. Önce durağan bir pandemi süreci, hemen arkasından hiç de normal olmayan bir talep artışı, sonrasında anlaşılmaz bir fiyat düşüşü ve kapasite duruşu. Neleri beraberinde getiriyor? Talep arttığı için anlaşılmaz artan bir kapasite süreci. Yapılan kontratların (hammadde tarafında) yerine getirilmemesi, yanlış yatırım kararları neticesinde âtıl veya devreye girmeyen tesisler. Bizi bu sürece taşıyan başka ne etkenler var? O kadar çok ki… Başta da söylediğim gibi 40 yıllık iş hayatımda bu kadar etkeni hiçbir arada görmemiştim. Amerika büyük oyuncu sanayinin her dalında; diğer bir büyük oyuncu Çin özellikle dünya alüminyum cirosunun yarısını elinde tutar, diğer taraftan Rusya yine Türk alüminyum sektörünün ana tedarik lokasyonu. Şimdi bu etken bir anda karıştı, fırtına var ancak ne taraftan estiği belli değil. Amerika Çin’e ambargo uyguladı, olumlu yansımalar oldu. Avrupalı üreticiler Amerika pazarına yönelince oradan doğan boşluk bir anda yine direk Amerika pazarı ile bize çok önemli bir talep getirdi. Ancak bu ambargo maalesef magnezyum ve titanyum tarafında Çin’in elinde olan pazar ile sektörü bir anda hammadde tarafında riske yönlendirdi. Kısmi olarak çözümler üretildi. Bu sefer de yine karşı atak olarak Çin’in navlun pazarına getirdiği daralma söz konusu oldu. Artan navlunlar Çin Avrupa ve Amerika arasında farklı fiyat uygulamalarına yol açtı. Bir şeklide yine uyum sağlamaya çalıştık, bir anda anormal şekilde artan enerji maliyetleri fiyatlama yapamaz hale getirdi sektörü. Buna da uyum sağladık. Hadi ihracata tam gaz yönelelim dedik. Türkiye ekonomisinin içerisinde bulunduğu belirsizlik, ihracat para birimleri üzerinde önemli baskılar oluşturarak buradaki gelirimizi sabitledi. Serbest piyasa diye tanımlanan pazarda serbest olan hiçbir şey kalmadı ne asgari ücret ne enerji fiyatı ne de kurlar…

Böyle bir süreçte kim öngörülen yatırımlar yapma şansına sahip? Bence hiç kimse! Zaten yapacak olsa da hangi finans maliyetleri ile çıkacak bu yola? Bir anda faizlerin önlenemez yükselişi, işte bir faktör daha sanayicinin boğazına geçirilen. Ülkeyi yatırımdan uzaklaştıran. Yatırım için, çalışmak için elimizde kalan ne peki? Halen bu sanayi sürecinde istihdam ve yatırım bekleyen kimler acaba? İşte bu aşamada gerçekten güçlü sektör olduğunu bir kez daha kanıtladı Türk alüminyum sektörü. Halen çalışmaya gayret eden, istihdam sağlayan ve ihracata destek veren, cari açığı negatif yönde direk ve endirekt ürünler ile etkileyen sektörümüz. 2023 Ocak ayı verileri maalesef %20,48 düşüşle (2022 yılı aynı dönemine göre) başladı yeni yıla. Oysaki 2021 yılına göre %25,24 artış ile 6,32 milyar dolara ulaşmıştık. 

Yeşil Mutabakat, Sınırda Karbon Vergisi derken ne yapacağını tam bilemeden sektör bu süreçte bir de deprem felaketi ile sarsıldı. Kısmi olarak sektörümüzün temsilcisi sanayicilerimizin bulunduğu lokasyon elbette hem firmalarımızı hem firma mensubu vatandaşlarımızı hem de devletimizi derinden etkiledi. Bu vesile ile asrın felaketinde ahirete intikal edenlere Allah’tan rahmet, yaralanan kardeşlerimize acil şifalar diliyorum.

Nihayet 2023 yılının geldiğimiz zaman diliminde yeni ve beklenen bir yaptırım ile daha karşı karşıya kaldık. ABD’nin Rus menşeli alüminyum ürünlere uyguladığı %200 vergi. Tabi bir taraftan bu bizi farklı tedarik lokasyonlarına sürüklerken söz konusu ürünlerden kaynaklı olumsuzluklar ile de savaşmak zorunda kalıyor sektör. Son dakika sayılacak yeni bir afet, sel felaketi yine onlarca kayıp. Maddi, manevi yıkımlar. Maalesef şahsım olarak hiç tasvip etmediğim ancak ülkemiz şartlarında yok sayamayacağımız seçim süreci elbette unutulmamalı.

Yazımın en başında da belirtiğim gibi 40 yıllık iş hayatımda bu kadar fazla hareket ve etkileşime neden olan faktörleri bir arada hiç görmedim. Tüm bu verilere rağmen hala ayakta duran ve ihracat yapmaya, üretmeye, istihdam sağlamaya, vergi vermeye, felakette devletinin yanında durmaya çalışan tüm sanayicilerimize bir Türk milleti mensubu olarak şükranlarımı sunuyorum. Çeşitli görevler vesilesi ile bu sektörün ve sanayicimizin yanında durmaya uzun yıllardır çalışan bir kardeşiniz olarak bu dönemde de her türlü imkânı kullanarak sektörümüze, ülkemize hizmet etmeye gayret ettik. Bu süreçte şahsıma, mensubu olduğum derneğimize ve yaptığımız organizasyonlara direk dolaylı destek veren herkese minnettarım.

Powered by OrdaSoft!