Alüminyumda Ham Madde Tedarik Süreci

Shandong merkezli şirketin başkanı Lu Zhengfeng, ANTAİKE’nin Çin Uluslararası Alüminyum Haftası’nda düzenlenen bir konferansta, “Alüminyum fiyatları önemli ölçüde arttı ve artan navlun ücretleri, fiyat farkları ve döviz kurlarının tümü işlemciler üzerinde büyük bir etkiye sahip” dedi.

 

 

Bu sayıda herhalde beklenen alüminyum fiyatlarındaki artışın nedenleri ve ne kadar daha devam etmesini öngördüğümdür. Evet 40 yıldır bu sektörde böyle bir dönem yaşamadım ve yaşanmış olduğunu da tahmin etmiyorum. Aslında bir taraftan baktığınızda olumlu ve başarılı bir gösterge çıkıyor karşımıza. Olumlu tarafı belki sektörümüzün dünya alüminyum sektörüne bu kadar entegre ve etkileşim içerisinde olduğunu görmek, olumsuz tarafı ise pazarın geldiği öngörülemez süreç. Şimdi bundan sonraki süreci nasıl yöneteceğimizi ve bu duruma nasıl geldiğimizi bunu çok detaylı bilmemiz gerekiyor. Yoksa bu süreç birçok şirketimizi üzecek. Bu süreçte çok önemli kontratlara imza atan firmalarımız var. Bunların birçoğu ilk defa böyle kontratlara maruz kalıyor. Belki de bunu kendileri için bir şans olarak görüyor. Bu süreçte yapılan kontratlar karşısında ham madde tedarik tarafında aynı şartlar ve bağlayıcılık ile tedarik anlaşmaları yapılmadıysa gelinecek durum oldukça vahim olabilir. Sonuçta birazdan nedenlerini anlatmaya çalışacağımız ham madde tedarik güçlüğü kısa zamanda rahatlayacak ve çözülecek gibi durmuyor.

Şanghay Vadeli İşlemler Borsası’nda en çok işlem gören kasım ayı alüminyum sözleşmesi, Mayıs 2006’dan bu yana en yüksek seviyesine yükselirken, Londra Metal Borsası’ndaki üç aylık alüminyum fiyatları Temmuz 2008’den bu yana en güçlü seviyesine ulaştı. Elektrik fiyatları, Asya ve Avrupa’daki kömür kaynaklı elektrik üretiminin devre dışı bırakılmasıyla son haftalarda rekor seviyelere ulaştı ve Çin’in krizinin yıl sonuna kadar sürmesi bekleniyor, dünyanın en büyük ikinci ekonomisindeki büyümeyi engelliyor. (Grafik-1)

celalettin kirboz 1

Çin devlet rezerv bürosu fiyatları düşürmek amacıyla bu yıl şimdiye kadar 280.000 ton alüminyum sattı. Magnezyum ve silisyum gibi alüminyum alaşımlarındaki metallerin artan fiyatlarının da imalatçılara zarar verdiği konusu da önümüzdeki gerçektir. Çin’in devlet kurumu olan Antaike, Çin alüminyum pazarının bu yılki 180.000 ton fazlanın 2022’de 200.000 tonluk bir açığa dönüşeceğini tahmin ediyor ve Çin devlet rezerv satışlarının gelecek yıl 300.000 ton olacağı belirtiliyor. Neden Çin den bu kadar bahsettik ve önemsedik? Çünkü dünya alüminyum hacminin %50 sini kapsayan bir büyüklük ve orada sektör Anadolu deyimi ile “Hapşırsa biz burada ağır hasta oluyoruz” Çin’i etkileyen faktörler tam da bu anlamda bizler için oldukça önemli. Buradan bakıldığında aşağıdaki tablo sektör adına çok tedirgin edici gibi duruyor. (Grafik-2)

celalettin kirboz 1b

celalettin kirboz 1c

Gine’de bu ayın başlarında Cumhurbaşkanı Alpha CONDE’yi deviren darbenin, alüminyumun ana maddesi olan boksit arzı konusunda küresel endişelere yol açtığını söylüyor. Batı Afrika ülkesi Gine, US Geological Survey’e (USGS) göre dünyanın en büyük, kabaca 7,4 milyar ton boksit rezervine veya küresel toplamın yaklaşık dörtte birine sahip. Raporlar, alüminyum fiyatlarının darbeden çok önce yükseldiğini gösteriyor. Boksit üretiminin yarısını Gine’de üreten Rus alüminyum devi Rusal, siyaset ve ticarete adanmış bir Rus gazetesi olan Kommersant’a göre, durumun tırmanması halinde Gine merkezli personelini tahliye etmeyi düşünüyor. Bölgesel blok Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu’nun (ECOWAS) anayasal düzene dönmesi için altı ay verdi. Darbe lideri, Ulusal ve Kalkınma Komitesi (CNRD) Başkanı Albay Mamady DOUMBOUYA, uluslararası şirketlerle yapılan maden ihracatı için mevcut sözleşmelerin geçerliliğini koruyacağını garanti etti. Ruanda merkezli bir ekonomist Teddy KABERUKA, askeri cuntanın sınırlar kapalıyken bile limanları ihracata açması ve üretimde sürekliliği sağlamak için madencilik alanlarında sokağa çıkma yasağını kaldırması gibi adımların, yöneticilerin maden meselesini ele aldıklarının göstergesi olduğunu söyledi. Uzmanlar maden işinin, ulusal ekonominin özü olduğunu ve bu nakit akışını kesmeyi yöneticilerin göze alamayacakları yönünde birleşiyor.

Çin ve boksit üreticisi ülkelerdeki bu hareketler dünya alüminyum sektöründe önemli bir sürecin ana nedenleri olsa da diğer unsurlar ile bu kaçınılamaz bir tedarik zorluğunu net olarak işaret ediyor. Lojistik darboğazda yukarı yönlü riskler, Şikago’daki Harbour Aluminium Zirvesi’ndeki birçok katılımcıya göre, bu yılın geri kalanında ve önümüzdeki süreçte sorunların çözülmesi beş yıl kadar sürebilecek. Enerji yoğun metal alüminyum üretimi geçen yıl yaklaşık üçte iki oranında arttı. Alüminyum, Londra Metal Borsası’nda 2008’den bu yana en yüksek gün içi seviyesi olan ton başına %2.6’ya varan artışla 3.000 dolar’a ulaştı. Çin’de metal %5.4 artışla 3.687 dolar’a çıkarak 2006’dan bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Londra’da bakır ticareti %0.4 ve nikel %2.6 değer kaybetti.

Sonuç olarak Türk alüminyum sektörü, boksit yataklarındaki mali ve idari krizler, karbon salınımı ile ilgili alınan tedbirler ve buna bağlı olarak elektrik maliyetlerindeki artışlar, ambargolar, lojistik problemler gibi enstrümanlar ile nihayet ham madde tedarik riskini en üst noktada yaşar hale geldi. Bu konuda gelinen nokta elbette çok da bizim neden olduğumuz bir durum değil ancak sonucunda ciddi problemlerin ve risklerin olduğu bir süreç. Bizler şahsım olarak ve derneğimiz yönetimi olarak ülkemizin bu konudaki en üst kurum ve makamları ile sektörümüzün içerisinde bulunduğu süreci konuşmaya ve çözüm önerileri sunmaya devam edeceğiz. Bu süreçte tüm sektör mensubu firmalarımıza muhakkak taahhütlerini, sağlam ham madde anlaşmaları ile garanti altına almalarını tavsiye ediyorum.

celalettin kirboz 1d

Powered by OrdaSoft!