harbor aluminum summit logoHarbor Aluminum Summit 2018

ABD firmaları ağırlıklı olmak üzere dünyanın önde gelen firmalarının katıldığı, alüminyum üzerine 11. kez düzenlenen Harbor Aluminum Zirvesi’ne uluslararası çapta 300 firmadan 620 delege katılım göstermiştir.

 

Katılımcıların Coğrafi Dağılımı;

%88 Kuzey – Güney Amerika,

%8 Avrupa,

%3 Orta Doğu,

%1 Asya

Katılımcıların Sektörel Dağılımı

%32’si Sektörel Hizmetler

%25 Hammadde Üreticisi

%20’si Alüminyum Yarı Mamul Üreticileri,

%15’i Alüminyum Son Ürün Üreticisi

%8’i Son Kullanıcı

Zirvenin organizatörü Harbor Aluminum, dünyanın önde gelen birincil alüminyum ve alüminyum mamul ürün üreticileri ile ABD Senatosu, Ticaret Bakanlığı gibi birçok kamu kurumuna Alüminyum konusunda özelleşmiş danışmanlık veren bir firmadır.

Sunum ve Panel Özetleri

1. Sunum: Washington’dan Dünya’ya Alüminyum Fiyat Enflasyonu, Rusya Yaptırımları, Sektörel Göstergeler ve sektörün 2018 -2020 Görünümü 

Jorge VAZQUEZ - Harbor Kurucusu ve Yöneticisi

Washington Anti-damping vergileri, Section 232 ve Section 301 soruşturmaları ile Çin’den “adil olmayan” alüminyum ithalatının önüne geçmeyi ve ABD’nin aktif olmayan smelter’larını aktif hale getirmeyi amaçladı.

Yaptırımlar ABD’de alüminyum hammadde ve ürün fiyatlarının artışına sebep oldu; dolayısı ile ABD’nin atıl olan smelter’larının %30’unu karlı hale getirdi.

Rusal’a uygulanan yaptırımlar alüminyum fiyatlarında başlamış olan aşağı yönlü trendi (Ayı Piyasasını) bozdu. Halen tüketimi karşılamaya yetmeyen Alüminyum üretimi, 3,7 milyon ilave bir açıkla karşılaşınca fiyatlar ciddi bir şekilde arttı. Aynı zamanda İrlanda’daki Aughinish alümina yatırımı ile önemli alümina üretimi de olan Rusal’a uygulanan söz konusu yaptırım Alümina fiyatlarında %100’den fazla artışa neden olarak ABD’nin atıl smelter’larının aktif hale geçmesini olumsuz yönde etkilemiş oldu. Fiyat artışı alternatif malzemeyi daha cazip hale getirdiği için Alüminyum endüstrisine tamir edilemez zarar verme riski taşıyor.

Rusal yaptırımlarının 23 Ekim 2018 tarihinden önce kaldırılmasına olası gözü ile bakılıyor.

Alüminyum fiyatlarındaki artış, 2018 – 2020 yılları arasında Batı’da en büyük birincil üretim artışını teşvik ediyor. Batı’da 2004’ten beri ilk kez Çin’i aşan bir üretim büyümesi gözlenecek.

Diğer taraftan artan alüminyum fiyatları Çin yarı mamul üreticilerinin rekabet avantajını artıracağı için ABD dışındaki ülkelere (AB, Asya, Latin Amerika...) Çin’den yarı mamul ihracatı artacak ve bu ülkelerdeki birincil alüminyum talebi de zayıflayacak.

Section 232 kapsamındaki vergi artışları, Alüminyum Hurda’ya herhangi bir vergi olmayışı, en büyük hurda tüketicisi Çin’in ABD’den Alüminyum Hurda ithalatına %25 vergi getirmiş olması ve Global ekonomik döngünün tepe noktasına ulaşmış olması ile önümüzdeki dönemde üretimin yavaşlamaya başlayacak olması sonucunda birincil alüminyum talebinin düşeceği ve ABD’nin atıl birincil alüminyum smelter’larını aktif hale getirme amacının olumsuz etkileneceği düşünülüyor.

Yüksek alüminyum fiyatları dünyanın birçok yerinde özellikle Batı ülkelerinde atıl durumdaki rekabetçi olmayan smelter’ların üretimini karlı hale getirecek. Sonuç olarak dünyada önceden görülmemiş bir üretim fazlası ortaya çıkacak.

Çin’de birincil alüminyum üretim kapasitesi önümüzdeki 2 yıl ılımlı bir artış gösterecek ve Çin dışındaki kapasite artışının ise uzun süredir ilk kez Çin’deki artışı aşması bekleniyor. Birincil alüminyum üretim fazlası, gelecek 12- 16 ayda fiyatları baskılayarak 2.000 $/ton fiyatının altına itecek. Fakat kısa vadede fiyatın teknik olarak zirveyi teyit edileceği 2500 -2750$/ton aralığını tekrar deneyeceği öngörülüyor.

Rusal yaptırımları kaldırılmasa bile, daha yüksek fiyatların (Çin’de uygulanan %15 Birincil alüminyum ihracat vergisine rağmen) Çinli üreticilerin ihracat yapmasını karlı hale getireceği için fiyat artışının 2.450 $/ton ile sınırlı kalacağı öngörülüyor.

harbor aluminum summit 54a

Sunum 2: Çin ekonomik görünüm, Ticaret Savaşları ve sektörün 2018 -2020 Görünümü

Max Layton - Citibank Emtia Araştırmaları Bölümü Yöneticisi

Çin’de büyüme ve talep Metal fiyatlarını destekleyici yönde. Ayrıca Çin kredi krizi diye bahsedilen kriz sanıldığı kadar ciddi sıkıntı yaratacak boyutta değil. Çin’in yıllık 2,5 – 3 Trilyon dolar tutarındaki tasarrufunu emebilecek boyuttaki piyasalar sadece emlak ve para piyasaları. Kredi büyümesini altındaki sebeplerden başlıcası da budur.

Çin’de kredi faizleri arttığında her zaman metal fiyatlarının da arttığını görüyoruz. Böyle bir artış söz konusu olursa metal fiyatlarına artış yönünde etki eder.

Önümüzdeki birkaç yıl boyunca ABD dolarının yönü yukarı parasal sıkılaştırma ve ABD Merkez Bankası faiz artış beklentisi nedeniyle yukarı yönlü olacak.

Doları aşağı yönlü baskılayan faktörler ise yüksek petrol fiyatları ve ABD’nin ikiz açıkları olacak. (Bütçe ve Dış Ticaret Açığı)

Alüminyum fiyatlarının önümüzdeki 24 ayda 2.100 – 2.300 $/Ton aralığında stabilize olacağını öngörüyoruz.

harbor aluminum summit 54b

Sunum 3: Elektrikli araçların yükselişi ve Alüminyum Sektörüne Etkisi

Hui Shan – Goldman Sachs Başkan Yardımcısı

2015 -2025 arasında araçlarda alüminyum kullanımının ortalama 100 Kg’dan 200 Kg’a çıkması bekleniyor. Bunun da alüminyum talebinde 6 Milyon tonluk bir artışa neden olacağı öngörülüyor. Bu rakamlar elektrikli araçlardan bağımsız olarak gerçekleşecek.

Elektrikli araçların ise önümüzdeki 10 yılda ciddi biçimde yükselişe geçmesi ve geri dönülmez ve artan bir şekilde artması öngörülüyor.

Elektrikli araçların yaygınlaşması alüminyum, bakır özelikle de nikel, kobalt ve lityum metallerinin talebinde ciddi bir artışa neden olacak.

Sunum 4: Strateji ve Rekabet Avantajı

Profesör Dr. Michael Porter - Harvard Üniversitesi İşletme Fakültesi Profesörü

Hepimizin işletme stratejisi veya strateji konusunda bir fikri var. Fakat strateji konusunda büyük yanlış anlaşılmalar da var. Peki, başarılı bir strateji oluşturmak için neler yapmalıyız?

Strateji oluştururken en büyük hata en iyi olmaya çalışmak ve rakiplerle aynı boyutta rekabet etmektir.

Dünyada tek bir araba şirketi yok. Farklı taleplere göre rekabet etmelisiniz. Bizim firmamızda farklı ve değişik ne olacak? Sorumuz bu olmalı.

Örneğin; havayollarında koltuk başına karlılık üzerinden yapılan rekabet, firmaları felakete sürüklüyor. Bunun yerine hizmetimizi nasıl farklılaştırabiliriz, onu düşünmeliler.

Strateji bir hedef, bir istek, maliyetleri kısmak, şirket birleşmesine gitmek vb. değildir. Bir şeyleri daha iyi hale getirmek strateji değildir. Operasyonel etkinliğiniz (Operational Effectiveness) yok ise stratejinin bir önemi yoktur ama bu da strateji ile aynı şey değildir.

Strateji uzun dönemli tercihler seti ile kendini rakiplerden farklı kılabilmektir.

Alüminyum bir endüstri değil bir sektördür. Hangi endüstride faaliyet göstereceğiz önce bunu, daha sonra da endüstri içinde ayrı kategorileri teşhis etmeliyiz. Bir firma endüstrinin çekiciliği üzerine yoğunlaşmalı. Bir endüstride tedarikçiler veya müşteriler çok güçlü ise bu sizin kar payınızı azaltır. Tek müşteriniz Walmart ise müşterinin eli çok güçlü demektir.

Daha sonra değer zincirinin neresinde kendimizi konumlandırabiliriz, buna karar vermeliyiz.

Başarılı bir stratejinin parçaları;

-           Rakiplere oranla özgün bir değer sunmak (Unique Value Proposition). Değer zincirinin bir noktasında, üründe veya hizmette kendini farklılaştırmak. Satış sonrası hizmet vb. gibi.

-           Hangi Müşterilere Hizmet edeceğiz? Müşterileri Seçmek. Cevap hepsi olmaz.

-           Kimlere hizmet etmeyeceğimizi, ne hizmetler vermeyeceğimizi belirlemek.

Her zaman cezbedici fırsatlar belirebilir. Uygulaması zordur. Ama güçlü stratejilerin özelliği neyin yapılıp neyin yapılmayacağına baştan karar verilmesi ve uzun yıllar plana sadık kalınmasıdır.

Örneğin; ABD’li PACCAR adlı kamyon üreticisi ne değer sunuyor. Stratejisi nedir?

Şahıs - İşletmecilere yönelik yüksek özelleştirilebilir nitelikte, düşük işletme maliyetli ve üstün satış hizmeti vermeyi hedef koymuş. Tır- kamyon işletmeciliği pazarında filolar, lojistik şirketleri ve şahıs işletmeciler var. Pazarın ancak %25’ini oluşturan Şahıs-İşletmecileri müşteri kitlesi olarak belirlemiş.

Yüksek kişiselleştirme özelliği ile isteğe göre yüzlerce kombinasyonda farklı uyuma kabinleri, ses izolasyonu, dizayn seçenekleri sunuyor. Çünkü kamyonları bu insanların evleri aynı zamanda. Dayanıklılık ve ikinci el değerinin yüksek olması. Finansman imkanları sunuyor. Stok için üretim yapmıyor istenilen konfigürasyonu üretiyor. 1800 satış noktası ve satış sonrası hizmet ağı var. Kapsamlı yol yardımı sunuyor çünkü müşterilerin imkanları büyük firmalar kadar geniş değil. 24 saat parça sağlama ve hızlı tamir imkanı sunuyor. Bütün bu hizmetlerle +%10 oranında ek bir kar primi elde etmiş.

Strateji bizi sıfır toplamlı rekabetten pozitif toplamlı rekabete ulaştırır. Yani sektörde herkesin kar ettiği bir rekabet ortamı sağlar.

Eşsiz bir rekabet pozisyonu için yüksek değerli farklılaşma üzerine yoğunlaşın.

Alüminyum yarı mamul – mamul üretim sektörlerinin getirisi borsa (SP500 endeksi) gerisinde kalmış. Firmaların market paylarını korumak için inovasyon yaptıklarını gözlemliyorum. Bu hatalı bir strateji. İnovasyon karlılığı artırmak için yapılmalı.

İşinizin bulunduğu yeri sürdürülebilir rekabet avantajı için bir yere dönüştürün. Buna kümelenme (clustering) etkisi diyoruz. Aşağıdaki özellikler ABD’de gelişmekte olan Ashland Alüminyum kümesindeki firmalara avantajlar sağlıyor.

Kentucky Ashland Alüminyum Kümesi

-           Eğitimli işgücüne erişim

-           Eğitim Kurumları

-           Ar-Ge Merkezleri

-           Lojistik

-           Düşük Enerji Maliyeti

-           Bağlantılı Endüstrilere olan mesafe

-           ABD Otomotiv Fabrikalarının %50’sine 250 mil mesafe içinde.

-           Hurdaya olan erişim kolaylığı

Son olarak;

İnovasyon bazlı rekabet edin ve malzeme bilimi devriminden faydalanın.

Panel 1: Oturum Notları

Sanction 232’nin (alüminyuma getirilen %10 vergi hususu) ülkelere eşit uygulanması sadece Avustralya’ya sınırsız muafiyet sağlanmış olması iyi bir gelişme.

Fiyatların yükselmesi Birincil alüminyum üreticileri dışındaki diğer ABD Alüminyum Sektörünü olumsuz etkiledi. Maliyetler yükseldi.

Smelter’ları canlandırmak için yapılmış bir hareket ama ortalama 45 yaşında olan smelter’ların rekabet avantajı olmadığı için bu sürdürülebilir bir anlayış değil.

Smelter’ların karlı olabilmesi için alüminyum fiyatının yüksek seyretmesi gerekecek.

Alüminyum fiyatları gerilerse söz konusu eski teknolojili smelterları yaşatmak için uygulanan %10 gümrük vergisi de yeterli olmaz. Ek vergiler getirilmesi gerekir.

Bu vergi artışı amaçlananın aksine iş imkanı yaratmayacak çünkü istihdamın çoğunluğu birincil alüminyumda değil, sektörün diğer (downstream) kısmında.

45 yıllık smelter’lar bugün rekabetçi olamaz. Yeni tesisler en iyi çözüm olacaktır. Hiçbir zaman gümrük vergileri iyi bir şey değil açık pazar ve serbest piyasadan yanayız.

Bazı smelter’lar çalışmaya başlasa da ABD’deki smelter’ların çoğunluğu bugünkü fiyat ve vergi seviyesinde bile karlı değil.

Rusal yaptırımının etkisi Section 232’den daha büyük. Yaptırımların Ekim’e kadar kalkabileceği fikrine katılıyoruz.

ABD’de Alüminyum vergi artışı ve Rusal Yaptırımlarından Çin kazançlı çıkacak.

Sunum 5: ABD Yassı Mamuller Pazarı Görünümü

Tom Leary – Harbor Başkan Yardımcısı

ABD, 2017 yılında 1,5 Milyon ton yassı alüminyum mamulü ithalatı gerçekleştirdi.

2018 yılı için 6,25 Milyon ton yassı mamul ihtiyacı duyulacağı 4,8 Milyon tonunun yurtiçinde üretileceği ihracat da göz önünde bulundurulduğunda yine 1,5 milyon ton ithalata ihtiyaç duyulacağı değerlendiriliyor. Gelen %10 verginin nasıl bir etkisi olacağı ise belirsiz.

ABD’nin yıllık folyo tüketimi 800 bin ton seviyesinde ve yıllık %2,4 hızla büyüyor.

İnşaat sektörünün Alüminyum Sac talebi ise 1 Milyon 265 bin ton seviyesinde ve yıllık ortalama %8,8 artış kaydediyor. TIR/Kamyon ve Treyler sanayinin yassı sac talebi 235 bin ton seviyesinde kamyon – treyler talebi döngüsel olduğu için yıllara göre artış değişiklik gösteriyor.

Otomotiv sanayinin yassı alüminyum talebi güçlü bir şekilde artış gösteriyor. ABD’de 2015 yılında yıllık 180 kg alüminyum sac kullanılırken 2025’te 236 kg kullanılacağı öngörülüyor.

Otomobil gövdesi için kullanılan alüminyum sac talebi 2017 yılında 700 bin ton dolayındayken bu talebin otomotive sektörünün hızlı büyümesiyle 2019’da 1 Milyon 60 bin ton olarak gerçekleşeceği öngörülüyor.

Havacılık endüstrisi yassı alüminyum talebinin önümüzdeki yıl da geçmiş yıllarda olduğu gibi 220 -250 bin ton aralığında seyredeceği düşünülüyor.

Meşrubat kutusunda kullanılan alüminyum sac talebi yıldan yıla düşüş eğilimi gösterse de 1 Milyon 922 bin ton ile halen alüminyum sacın en çok talep gördüğü sektör konumunda.

Tüm yassı mamul talebinin önümüzdeki 2018 ve 2019’da, yılda %4 büyüme kaydetmesi bekleniyor.

Folyo’nun %35’i ithal kaynaklardan sağlanırken yapı ve kamyon treyler üretiminde kullanılan basit alaşımdan (common alloy) sacların %40’ı ithal ediliyor. Otomobil, havacılık ve kola kutusunda kullanılan yassı mamulün ise sadece %8’i ithal ediliyor.

Folyoda ve sacda Çin’e uygulanan anti-damping vergisi Section 232 kapsamında %10 vergi ve bazı Çin Alüminyum ürünlerine %25 ilave vergi getireceği öngörülen Section 301 ABD’nin yassı ithalat profilini değiştirdi.

Çin’in ABD folyo ithalatındaki payının %60’lardan %16’ya gerilemesi bekleniyor. Bu azalıştan en çok artış kaydeden ve artış kaydetmesi beklenen ülkelerden biri de 2017 yılında ihracatını %400 artıran Türkiye.

Çin’e getirilen engeller nedeni ile 2018 yılında folyo tedarikinde 110 Bin ton yassı tedarikinde ise 370 bin ton açık oluşacak.

Kuzey Amerika yassı üreticileri kapasite kullanımı sürekli döküm yapanlarda %100 ve diğerlerinde %90 seviyesinde.

Bu nedenlerle yılsonuna dek folyoda ton başına 100 – 150 dolar ve yassında ise %25- %40 fiyat artışları bekleniyor.

Beklenen fiyat artışları ile yassı mamulün karlılığının 2 -2,5 kat artması bekleniyor.

Değişen karlılık oranları yerel yassı üreticilerini sıradan alaşımlardan saclara yönlendiriyor. Te Chen firmasının ABD’de 1 milyar dolarlık yassı yatırımı var.

Çin’de ABD kaynaklı alüminyum hurdasına uygulanmaya başlanan %25 ithalat vergisi nedeniyle hurda piyasasında bir bolluk bekleniyor bu nedenle meşrubat kutusu için yassı üretimi de göründüğünden daha karlı olacak.

Sunum 6: LME Primleri

Jorge Vazquez – Harbor Kurucu ve Yöneticisi

LME Primleri (Premium) LME deposundan belirli bir bölgeye metali ulaştırmaya dair lojistik maliyetinden oluşuyor. Bunlar ABD, Japonya, Avrupa Rotterdam gibi lokasyonlar.

LME Primi = LME Depolama Giderleri + Nakliye + Elleçleme ve Vergiler +Finans maliyeti

Primler şu anda arz ve talepten bağımsız olarak bu maliyetler üzerinden belirleniyor. LME Premium enflasyonu 2013-2014 yıllarındaki primlerdeki haksız yükselişi (merry go-round) takip eden reformlar sonrası suiistimallerin önüne geçildi ve artık yaşanmıyor ve LME primleri sadece söz konusu maliyetlerden oluşuyor.

Section 232 vergileri, taşıma maliyeti ve faizlerdeki artışın etkisi ile son 12 ayda ABD Orta Batı (MW) LME Primleri 3 kat arttı.

Section 232 devreye girdiğinde Harbor Alüminyum Gümrük Vergisi Ödenmemiş Primleri (US MW Duty Unpaid) yayınlamaya başladı. ABD dışında Kuzey ve Güney Amerika’da bu primin referans alınmaya başlandığını görüyoruz.

Section 232 ile ABD’nin atıl smelter’larının 1/3’ünün faaliyete geçtiğini görüyoruz. Fakat bunlar karlılık skalasında dünyanın en az rekabetçi olan smelter’ları arasında yer alıyor ve Alüminyumdaki bir fiyat düzeltmesinde ilk faaliyetine son verecekler bu smelter’lar.

Önümüzdeki 12 aylık dönemde alüminyum fiyatlarının gerilemesi ve potansiyel bazı muafiyetler ile ABD Orta Batı LME Primlerinin gerilemesini bekliyoruz. Gümrük vergisi hariç Rotterdam LME Primlerinin 95$/ton civarında seyredeceğini düşünüyoruz.

Panel 2: Oturum notları

Rusal hammaddesi kullanılarak 3. ülkeler tarafından üretilen ürünler de ABD yaptırım kapsamında olacak.

Şangay borsası fiyatları belirleyici etkinliği varmış gibi bir algı oluşsa da bu çalışma saatlerinden kaynaklanıyor. LME halen alüminyum piyasasında belirleyici role sahip.

Çin ABD’den ithal ettiği hurdalara geçtiğimiz Nisan ayında %25 vergi getirdi misilleme olarak. Çin, ABD alüminyum hurdasının en büyük alıcısı konumundaydı. ABD’nin 2017 yılında Çin’e 1,5 Milyon ton hurda ihracatı vardı. Bu ABD’de hurdanın bollaşması sonucunu doğurarak canlandırılmaya çalışılan smelter’ların işini zorlaştıracak. Ayrıca section 232’de hurdaya vergi getirilmediği için ABD’ye hurda ithalatının da artması da söz konusu.

harbor aluminum summit 54d

Sunum 7: ABD Döküm ve Filmaşin (Wire Rod) Pazarı Görünümü

Juan Betancourt – Harbor Kıdemli Analist

ABD Alaşımlı İngot (PFA) ithalatının Section 232 sonrası artması bekleniyor. Yine Çin menşeli Alüminyum Tekerlek /Jant ithalatının da artması öngörülüyor.

Section 232 kapsamında olmaması filmaşin ithalatını artıracak, yüksek primlerde ithalatı destekleyici yönde olacak. ABD hükümetinin yeni alt yapı yatırım planı ile alüminyum filmaşin talebi artabilir.

Sunum 8: ABD Alüminyum Hurda Pazarı Görünümü

Jesus Villegas – Harbor Başkan Yardımcısı

Yükselen birincil alüminyum fiyatı ile hurda arzı bir önceki yıla göre %7,8 artarak rekor seviyeye ulaşacak. 2018’de 5 Milyon 650 bin ton hurda arzı bekleniyor.

ABD’de hurda fiyatı şu anda LME + ABD Orta Batı LME Priminin 850 dolar altında bu 2 yıl öncesinde fark sadece 300 USD kadardı. Bu hem yassı hem profil üreticileri için iyi bir haber Çin’in 2 Nisan 2018 itibari ile ABD’den hurda ithalatına %25 vergi getirmesiyle ucuz hurda fiyatlarının devam etmesi bekleniyor. ABD en büyük alüminyum hurda ithalatını Çin’e gerçekleştiriyordu. 1,5 Milyon Ton (2017). Söz konusu hurda ihracatı başka ülkelere yönelebilir.

Sunum 9: LME 2018-2019 Fiyat Görünümü

Jorge Vasquez – Harbor Kurucusu ve Başkanı

LME fiyatları 2016’daki dipten geçtiğimiz günlerdeki tepe noktaya %87 arttı neredeyse 2 kat bir artış kaydetti. Grafikte temiz bir kanal gözlenebiliyor ayrıca fiyatlar 200 günlük ortalamanın üzerinde seyrediyor bu da artış trendini teyit ediyor. Rusal yaptırımlarından önce bu kanal ve ortalama aşağı doğru kırılmış ve bir düşüş trendi başlamış gibi görünüyordu fakat Rusal olayı ile düşüş trendi ötelenmiş oldu. Ekim 2018 ayına kadar beklediğimiz şekilde Rusal yaptırımlarının kaldırılması yönünde bir gelişme olursa düşüş trendine tekrar geri dönülebilir.

Volatilite, korku hissiyatı, market hissiyatı hepsi düşüş eğiliminin başlayacağı yönünde emareler içeriyor. Fakat öncelikle tepe noktası olan 2700 ün tekrar denenmesi ve teyit edilmesi lazım. (grafik 1)

Petrol fiyatları alüminyum fiyatları üzerinde büyük etkiye sahip, petrol fiyatları artarken genelde alüminyum fiyatları da artar.

ABD doları güçlendikçe alüminyum fiyatları birçok emtia gibi geriler. Önümüzdeki dönemde ABD hem faiz artırımları hem ekonominin gidişatı ve genel durumu nedeni ile güçlenecek. Bu nedenle alüminyum fiyatları gerilemesi yönünde bir etkiye sahip olacak.

Hurda spread’leri (hurda ve birincil arasındaki fark) çok arttı bu da genelde alüminyum fiyatlarının gerileyeceğinin göstergesi olarak kabul edilir.

Rusal yaptırımları kalkınca hem Batı hem de Çin de birincil üretim fazlası olacak. Rusal yaptırımları kalkmazsa bile önümüzdeki yıl üretim fazlası oluşması söz konusu bu da düşüşe işaret eden bir durum.

Sonuç olarak alüminyum fiyatları için alt taraf üst taraftan çok daha olasıdır. Harbor tarafından fiyatların 2019 yılında 2000 doların altına ineceği değerlendirilmektedir. (grafik 2)

harbor aluminum summit 54c

Sunum 10: Meksika Alüminyum Pazarı görümümü (2018 – 2019)

Jesus Villegas – Harbor Başkan Yardımcısı

Alüminyum ürünleri tüketimindeki en büyük itici güç hızla büyüyen otomotiv sektörüdür. 2017 yılında 101 milyar dolarlık otomotiv ihracatı gerçekleştirmiştir. Bunun 82,6 milyar dolarlık kısmı ABD’ye ihraç olmaktadır.

Meksika dünyada birincil alüminyum talebi en hızlı büyüyen ülke konumundadır.

Meksika alüminyum yassı ürünlerin en büyük net ithalatçısıdır. Talep büyük oranda otomotiv ve meşrubat kutusu üretiminden kaynaklanmaktadır.

Ayrıca 2019 yılında alüminyum döküm ürünlerine büyük bir talep artışı olacağı öngörülmektedir.

Sunum 11: Kuzey Amerika Ekstrüzyon ve Billet Pazarı Görünümü (2018 – 2019)

Juan Betancourt – Harbor Kıdemli Analist

Kuzey Amerika alüminyum ekstrüzyon talebinin 2018 yılı için %8 oranında artması bekleniyor. Yapı ve inşaatlarda kullanılan ekstrüzyon talebinde ise artan Harvey ve Irma kasırgaları kapsamında tekrar inşa çalışmaları kapsamında %22 oranında bir artış bekleniyor. 2017 yılı itibari ile ABD’nin 230 bin ton alüminyum ekstrüzyon ithalatı bulunuyor.

Alüminyum biyette ise 2018 yılında talepte %3,8 ve 2019 yılında ise %1,6 oranında artış beklenmekte.

Kuzey Amerika’nın 3,8 Milyon tonluk biyet ihtiyacının 2018 yılında %26’sının yaklaşık 1 milyon tonunun ithalatla karşılanması öngörülüyor. ABD’de iki önemli biyet üreticisinin kapanması söz konusu olduğu için 2018’in ilk 4 ayında ABD’nin denizaşırı biyet ithalatı %26 artmış durumda.

harbor aluminum summit 54e

Sunum 12: Dünya Birincil Alüminyum Görünümü

Julio Moreno – Fabio Garcia –

Harbor Analistleri

Batıda birincil alüminyum üretiminin 2019 ve 2020 yıllarında daha önce görülmemiş ölçüde artması bekleniyor. Bunun birinci sebebi yüksek alüminyum fiyatlarının atıl üreticileri karlı kılması. Çin’de ise kapasite artışının bir miktar yavaşlayacağı düşünülüyor.

Norveç, Hindistan ve Çin’de devam eden birincil alüminyum yatırımları bulunmaktadır. Bahreyn, İran, Hindistan, Vietnam ve Çin’de ise beklenen birincil alüminyum yatırımları var.

Atıl olup faaliyete geçecek üreticiler çoğunlukla ABD, Brezilya ve Kanada’da bulunmaktadır. Yakın dönemde dünyada kar edemediği için kapanacak bir birincil alüminyum tesisi olduğu düşünülmüyor.

Şu anki alüminyum fiyatlarında dünyada çalışan tüm birincil alüminyum üreticileri karlı durumdalar fakat fiyatta gerilemeler olursa kötü etkilere en açık smelterlar ABD ve Çin’deki smelterler olacaktır.

Çin ve dünyanın geri kalanı arasında birincil alüminyum üretim kapasitesi yönünden fark kapanmaktadır.

Rusal’a yönelik yaptırımların kaldırılacağına, muhtemelen Ekim 2018 ayına dek, büyük olasılık olarak bakılıyor.

Hazırlayan: Özgür İNAN – İMMİB Metaller Şubesi Müdürü – Haziran 2018

Powered by OrdaSoft!