Artan Taleple Alüminyum Yatırımın “Gözdesi”
Başta elektrikli araçlar olmak üzere kablo, elektrik-elektronik gibi birçok sektörde alüminyum kullanımı hızla artıyor. 2023 yılında 110 milyon ton olan küresel alüminyum talebinin 2050’de 335 milyon tona çıkması beklenirken, metalin alternatifi olarak tercih edilmeye başlaması da yatırımları çekiyor.
Hammaddeyi yüzde 90-95 oranında ithal edip katma değerli hale getirerek mamul ve yarı mamul olarak dünya pazarına sunan Türkiye, alüminyum sanayide, üretim ve ihracatta çıta yükseltiyor. Son 5 yıl içinde sektördeki oyuncu sayısında yüzde 26,4’lük artış yaşandı ve üretim yüzde 7,8 arttı. Son yıllarda sürdürülebilir ve döngüsel ekonomiye geçiş eğilimi, “sonsuz” kez dönüştürülebilen alüminyuma olan talebi artırıyor. Aynı zamanda global bakır arzında yaşanması beklenen olası sıkıntı da sektörlerde alüminyum kullanımını ön plana çıkarıyor.
Küresel resesyon nedeniyle son bir yıllık veriler ihracatta düşüş olarak kayıtlara yansısa da, demir ve demir dışı metaller ihracatı içinde alüminyumun yıldızı parlıyor. İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) verilerine göre bu yılın Haziran ayında alt sektörler arasında en fazla ihracatın 376,6 milyon dolarla alüminyum ürün grubunda olduğu görülüyor.
“Alternatif Metal Olarak Kullanımı Artıyor”
Halk arasında “beyaz altın” olarak nitelendirilen alüminyumun demir ve demirden metaller sektörü ihracatında değer olarak yüzde 40 gibi en büyük paya sahip olduğunu belirten İDDMİB Alüminyum Grup Başkanı Ali BAKANER, alüminyumun inşaattan ambalaja, mobilyadan savunma sanayine kadar kullanım alanının hızla arttığını kaydetti. “Başta elekt-rikli araçlar olmak üzere diğer iletkenler gerektiren yerlerde alüminyum, bakırın alternatifi olarak da gündeme geliyor,” diyen BAKANER, son yıllarda alüminyum sektörüne, gerek sek-tör dışından gerekse sektör içinden talebin üzerinde yatırım yapıldığını ve bu atıl kapasitenin de daha verimli çalışması gerektiği vurguladı.
Öte yandan global resesyon ve maliyetler karşısında alüminyum sektörünün de direndiğini dile getiren BAKANER, “Hammadde olarak yüzde 90 civarında ithalata bağlı olmamız göz önünde bulundurulursa, yüksek teknolojiye bağlı katma değerli ürünlerle kalite ve hizmet anlayışıyla öne çıkmamız, pazar çeşitlemesi ve ürün çeşitlemesiyle yeni açılımlar yapmamız kaçınılmaz,” dedi.
Çin’e Antidamping, AB İhracatını Artırdı
Türkiye alüminyum sektörünün 2023 yılı itibarı ile toplam 1,92 milyon ton mamul ve yarı mamul üretimi gerçekleştirdiğini açıklayan Türkiye Alüminyum Sanayicileri Derneği (TALSAD) Genel Sekreteri Duygu SAYMEN, sektörün 5,3 milyar dolar ihracat büyüklüğü ile en önemli alüminyum üretim merkezlerinden biri olduğunu belirtti.
Alüminyum sektöründe son beş yıl içinde gerçekleşen yaklaşık yüzde 7,8’lik üretim artışının önemli bir bölümünün ihracat artışından kaynaklandığını aktaran SAYMEN, “2023 yılı ise Türkiye alüminyum sektöründe ihracat ve üretim alanında daralmaların yaşandığı bir yıl oldu.
Bu daralma sadece Türkiye ihracatında bir kapasite daralması değil, ihracat yapılan ülkelerdeki pazar daralmalarından kaynaklı,” diye konuştu. 2023 yılında ihracatın 2022’ye göre yüzde 14,1 azalarak 1,19 milyon ton, ihracat gelirinin ise yüzde 20,7 azalarak 5,3 milyar dolar seviyesinde olduğunu aktaran SAYMEN, “Buna rağmen Türkiye alüminyum sektörü, Avrupa’nın en önemli ikinci büyük tedarikçi ülkesi olarak konumunu korudu. Bu önemli gelişmede AB’nin alüminyum ekstrüzyon ürünlerinde Çin’e karşı uyguladığı antidamping kararının etkisi de var,” yorumunu yaptı.
Türkiye alüminyum sektörü hali hazırda ihracatının yüzde 63’ünü AB ülkelerine yapıyor. TALSAD verilerine göre, Türkiye’de alüminyum mamul ve yarı mamul üreten şirketlerin sayısı 250-300 civarında. Montaj, işleme, şekillendirme ve ürün ticareti yapan atölye seviyesindeki işletmeler ile birlikte sektörde toplamda 2 bine yakın firma faaliyet gösteriyor. Söz konusu firmalarda yaklaşık 35 bin kişi istihdam edilirken, dolaylı istihdamla sayı 200 bin kişiye çıkıyor.
İlk 5 Ayda 2,1 Milyar Dolarlık İhracat
2024 yılı Ocak–Mayıs dönemi itibarı ile Türkiye alüminyum ihracatının 515 bin ton ve 2,1 milyar dolar olarak gerçekleştiğini açıklayan SAYMEN, 2023 yılının aynı dönemine göre ihracatta miktar bazında yüzde 1,32 artış ve değer bazında yüzde 8,4 azalma görüldüğünü kaydetti. Türkiye alüminyum sektörünün hammadde açısından büyük ölçüde dışa bağımlı olduğunu ve birincil alüminyum ihtiyacının yaklaşık yüzde 95’ini ithalat yoluyla karşıladığını anlatan SAYMEN, “Bu durum, sektörde faaliyet gösteren firmaların maliyet yönetimi ve tedarik zinciri planlamasında stratejik adımlar atmasını gerektiriyor. 2024 Ocak–Mayıs döneminde yüzde 71,1’i primer alüminyum olmak üzere toplamda 815 bin ton ithalat gerçekleştirilmiş olup, bir önceki senenin aynı dönemine göre yüzde 15,7 azalma yaşandı. Hurda/ikincil alüminyum ithalatımız ise yüzde 8,6 azalarak 74 bin ton düzeyinde gerçekleşti,” bilgisini verdi.
Seydişehir Yatırımıyla 350 Milyon Dolar Türkiye’de
Seydişehir yatırımı ile 350 milyon doları Türkiye’de tutacak, madenden son ürüne kadar üretim yapabilen entegre tesis olarak yıllık 82 bin tonluk üretim kapasitesiyle faaliyet gösteren Eti Alüminyum, yeni yatırımlarla pazardaki gücünü artırıyor. “Türkiye’nin 800 bin tonluk yıllık alüminyum ihtiyacının yüzde 10’unu karşılıyor ve cari açığın kapanmasına her yıl 250 milyon dolarlık destek veriyoruz,” diyen Eti Alüminyum Genel Müdürü Mehmet ARKAN sözlerine şöyle devam etti:
“Ülkemizde son yıllarda alüminyum hadde ürünleri ithalatı 170 bin tona ulaştı. Bu, aşağı yukarı 600 milyon doların üzerinde bir tutar anlamına geliyor. Biz bunun önüne geçmek; savunma sanayii gibi stratejik sektörlerde arz güvenliğini sağlarken uçak gövdelerinde zırh malzemelerinin hammaddesi olarak ve gemi endüstrisinde kullanılan alüminyum hadde ürünleri üretebilmek amaçlarıyla Seydişehir’de yeni bir haddehane yatırımına başladık. Ülke ekonomisinin lokomotifi olacak yeni haddehanede ilk ürünlerimiz için 2025 yılını hedefledik. İlk etapta 100 bin tonluk üretimle başlayacak olan tesisimiz, daha sonra 200-250 bin tonluk kapasiteye ulaşabilecek. Bu üretim gücü sayesinde önümüzdeki yıllarda cari açığın kapanmasına olan katkımızı artırarak 350 milyon doların Türkiye’de kalmasını sağlayacağız.”
Bir başka yatırımlarının da özel alümina hattı olduğunu aktaran ARKAN, “Makine montajlarına başladığımız ve yıllık 40 bin tonluk üretim kapasitesine sahip olacak bu hattı yıl içinde devreye almayı planlıyoruz. Türkiye’de ilk kez üretilmeye başlanacak olan özel alümina, çok yüksek sıcaklıklara dayanması ve 2 bin derecelerde bile erimeyen özelliğinin yanı sıra hafif ve esnek oluşuyla da kullanılan sektör sayısını çeşitlendiriyor,” dedi.