talsad logo

“Alüminyum Sektörü Türkiye’nin En Hızlı Gelişen Sektörü Konumunda”

TALSAD Yönetim  Kurulu Başkanı Ali KİBAR ile yaptığımız söyleşide; dünyada ve Türkiye’de alüminyum

sektörünün genel durumu, sektör sorunları, 2023 hedefleri üzerine değerlendirmede bulundu.

 

talsad 01

Türkiye sanayisinin en önemli sektörlerinden biri olan alüminyum sektörünün büyüme ivmesi ve konumu hakkında öngörüleriniz nelerdir?

Son 10 yıl içinde alüminyum sektörü ortalama % 10 büyüme göstererek Türkiye’nin en hızlı gelişen sektörlerinden  biri oldu. Avrupa da kişi başına tüketim 25-30 kg iken, ülkemizde bu değerin 10-15 kg arasında olduğu düşünülürse ülkemizde bu sektörün büyüme potansiyelinin yüksek olduğu görülmektedir. Teknolojinin ve endüstrinin ilerlemesiyle birlikte alüminyumun gelişimi, kullanımı ve tercih edilebilirliği artmaktadır. Alüminyumun diğer metallere göre avantajlı olmasını sağlayan birçok özelliği mevcuttur.  Dayanıklı, kolay şekil verilebilen, hafif, elektrik ve ısı iletkenliği yüksek, oksijen bariyeri yüksek, yüzde yüz geri dönüştürülebilen ve çevreye duyarlı bir ürün olması sayesinde günlük hayatın birçok alanında karşımıza çıkan ve kullanılan bir üründür. Alüminyumun bu özellikleri, kullanım alanlarının genişlemesinde ve tüketiminin artmasında büyük önem taşımaktadır. İnşaattan otomotive, dayanıklı tüketimden gıda ambalajına, havacılık ve uzay sanayiine kadar birçok sektör çeşitli kullanım alanlarında kullanılmaktadır.

Sürdürülebilir politikalar kapsamında  2023  hedeflerini yakalama  hususunda alüminyum sektörünün  üzerine düşen görevler ve Ar-Ge çalışmalarının önemi hakkında neler söylemek istersiniz?

Alüminyum sektörü ülkemizde diğer sektörlerle karşılaştırıldığında her ne kadar da en hızlı büyüyen sektörler arasında olmasına rağmen 2023 hedefinde üzerine düşen görevi yapabilmesi için ihracatta miktarsal artışın yanı sıra katma değeri daha yüksek ürünlerin ihracatını gerçekleştirmesi gerekmektedir. Türkiye alüminyum sanayiinin dünyada söz sahibi ülkeler arasına girebilmesi için, katma değeri daha yüksek olan ürünlere odaklanılması, kapasite kullanımlarının yükselmesi ve alüminyum geri dönüşümünün ön plana çıkarılmasından geçmektedir. Bu nedenle sektörde Ar-Ge faaliyetlerinin artırılmasının, teknoloji geliştirmenin ve markalaşmanın önemli olduğunu her platformda farkındalık yaratma adına duyurma çabasındayız. Alüminyum sektörü ara mamul ihracatında oldukça iyi bir sıralamada olmasına rağmen 2023 hedeflerine ulaşma adına alüminyumdan imal edilmiş son mamullerin ihracatına ağırlık verilmelidir.

Türkiye’yi alüminyum konusunda bir marka ülke konumuna getirebilmek adına aktif ne tür çalışmalara imza atmak gereklidir?  TALSAD olarak hangi  çalışmalara imza atıyorsunuz?

Türkiye’deki alüminyum sektörünün büyümesi, alanında doğu ile batının arasında stratejik bir bağlantı noktası haline gelmesi önem kazanmaktadır. Bu doğrultuda yeni yatırımların destek görmesi ve teşvik edilmesi konusundaki girişimlerimiz devam etmektedir. Alüminyum geri dönüşüm faaliyetleri ülkemiz ekonomisinin ve global ekonomilerin sürdürülebilir kılınması için önem teşkil etmektedir. Alüminyum doğası gereği yüzde yüz geri dönüştürülebilir bir metal olması nedeniyle de, geri dönüşüm faaliyetlerinin desteklenmesi ve yaygınlaştırılması da sektörün gelişiminde büyük önem teşkil eden unsurlardan biridir. TALSAD olarak alüminyum sanayisinin tüm alanlarında destekleyici ve geliştirici çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.

Alüminyum sektörünün ihracat potansiyeli hakkında bilgi verir misiniz?

Türkiye alüminyum üretimi ve ihracatının en güçlü olduğu yarımamul üretim sektörleri olan ekstrüzyon, yassı ve döküm ürünleridir. Ekstrüzyon sektöründe dünya ticaretinin % 4’ünü gerçekleştiren Türkiye dünyada 7. sıradadır. 2014 yılında 159,313 ton ekstrüzyon ürünü, başta Almanya olmak üzere Irak, Türkmenistan gibi ülkelere ihraç edilmiştir. Yassı mamulde Türkiye dünya ticaretinin % 2,2’si ile dünyada 11. sırada, alüminyum folyo ihracatında da % 2,5 pay ile 7. sırada yer almaktadır.

Alüminyum sektörünü olumsuz yönde etkileyen hammadde tedarikindeki yurt dışına bağımlılık ve yüksek enerji fiyatları hakkında neler söylemek istersiniz?

Alüminyum sektörümüzü olumsuz yönde etkileyen faktörlerin başında hammaddede yurt dışına bağımlılık gelmektedir. Hammadde üretim miktarlarının ülkemizde sınırlı olması, üretim tesislerinin yeterli seviyede ve kapasitede yapılanmamış olması sebebiyle yüksek miktarlarda ithalat yapılmaktadır. Bu nedenle ülkemizdeki birincil alüminyum üretiminin artırılması ve Türkiye pazarına sunulması gerekmektedir.

Yine bu konuyla bağlantılı olarak 2015 yılından itibaren alaşımsız hammaddeye % 3, alaşımlı hammaddeye % 6’lık bir gümrük vergisi yükü getirilmiştir. Bu vergilendirme tüm gümrük birliği ülkelerinde bulunuyor olmasına rağmen, Avrupa Birliği ülkelerine nazaran Türkiye’de birincil alüminyum üretimi çok az miktarda olduğu için, ülkemizin uluslararası pazarlardaki rekabet gücünü zayıflatan bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Yerli üreticilerimizi dezavantajlı konuma getiren bu durum sektörümüzün büyümesine ve gelişimine önemli bir engel teşkil etmektedir.

Türkiye alüminyum sektörünü olumsuz yönde etkileyen bir diğer konu ise, ülkemizdeki yüksek enerji maliyetleridir. Gelişmiş batı ülkelerine göre sahip olduğumuz işgücü maliyeti avantajımız, yüksek enerji maliyetleri sebebiyle rekabetçi güce çevrilememekte, sektörümüzün güçlenmesine ve uzun vadeli ekonomik hedeflerimize ulaşmamıza engel teşkil etmektedir.

Son olarak devlet tarafından sağlanan sübvansiyonlar sayesinde Çinli üreticilerin çok düşük fiyatlarla ihracat yapması da haksız rekabet koşulları oluşturmaktadır. Bu haksız rekabet için anti damping önlemleri alınmaya başlanmıştır. Buna benzer önlemlerin daha da artırılması sektörümüzün gelişimi için fayda sağlayacaktır.

Türkiye’nin global pazarda rekabet gücünü artırabilmesi için yassı haddelenmiş alüminyum üretiminin önemine değinir misiniz?

Türkiye’deki yassı haddelenmiş alüminyum üretimi alüminyum tüketiminden fazladır. Bu nedenle bu fazla üretimin önemli bir kısmı ihraç edilmektedir. Sektörümüzün ihracatın kuvvetlendirilmesi ve bahsetmiş olduğumuz rekabet gücünü etkileyen sorunların çözüme ulaştırılması önem taşımaktadır. Aynı zamanda havacılık ve denizcilik sanayi gibi stratejik ürün gruplarının yer aldığı sektörlerde önemli miktarda ithalat yapılmaktadır. Katma değeri yüksek yatırımların önünün açılmasıyla ithal edilen ürünlerin bir kısmının ülkemizde üretilmesi mümkün olacak, bu da ülke ekonomimizi ve dış ticaret dengemizi pozitif yönde etkileyecektir. Türkiye’nin alüminyum konusunda bir marka haline gelmesi, Türkiye alüminyum sektörünün dünyada daha da saygın bir yer edinebilmesi için önemlidir.

 

“Aluminium Sector Is The Fastest Developing Sector In Turkey””

Ali KİBAR, the Chairman of  TALSAD has made evaluations about the general status of aluminium sector in Turkey and in the world, about sectoral problems, and their targets for 2023 in the interview we held with him..

 

talsad 02

Powered by OrdaSoft!